Basın Duyurusudur!

Beni tanıyanlar bilir ki; aslen Şırnak Uludereli olan Ankara’nın Çinçin Bağları gibi bir semtinde bütün imkansızlıklara rağmen hayata tutunup, spora başlamış ve yıllar içerisinde ülkemizde spora yön verenlerden biri haline gelmiş başarılı bir spor adamıyım. Spora meraklı ve istekli herkes ile muhabbeti olan, spora teşvik etmiş biriyim.

Ben devletimin saygın bir bürokratı, 500 bini aşkın sayıda lisanslı sporcusu olan Kick Boks camiasının Federasyon Başkanıyım. Bunun yanı sıra Dünya Kick Boks Federasyonu (WAKO)’nun da iki numarası yani Asbaşkanıyım. Hayatım boyunca camiama ve devletime hizmet ettim. Ülkemize en çok madalya kazandıran ve başta güvenlik güçlerimiz olmak üzere devletimizin her kademesinde görev yapmakta olan muazzam sporculara sahip bir camianın Federasyon Başkanıyım.

Dolayısıyla, tıpkı birçok spor insanının olduğu gibi benim de devletimin her kademesindeki makamlarla spora dair muhabbetim ve iletişimim bulunmaktadır. Bu da aslında benim temiz bir geçmişimin ve yıllar boyunca muhafaza ettiğim şerefimin, itibarımın bir sonucudur.

Adı geçen Ayhan Bora Kaplan adlı şahıs, benim doğup büyüdüğüm semt olan Çinçin Bağları’nda büyümüş, spora ve özellikle Kick Boks’a meraklı, resmi sporcu lisansı ve kuşağı bulunan bir kişidir. Kendisiyle sporun ve Kick Boks’un dışında hiçbir ilişkim bulunmamaktadır. Zira bahsi geçen fotoğraftaki ziyarette kendisinin Kick Boks eldiveni giymiş olması da aramızdaki sohbetin mahiyetini doğrular niteliktedir.

İnsanlar; şerefleri için yaşarlar. İtibar, kazanması çok zor ve yıllar alan bir birikimken; mesnetsiz ve küstah iddialarla insanları karalamak da bir o kadar kolay ve kötü niyetli bir harekettir.

Bu haberi yapan şahsı tanımamakla birlikte kendisi hakkındaki birçok soruşturma ve kovuşturma nedeniyle ülkesinden kaçtığını anlıyorum. Kendisi hakkında elbette suç duyurusunda bulunacağım. Bunun bedelini Türk Yargısına ödeyeceğini, en nihayetinde, elbette kendisiyle ahirette hesaplaşacağımızı biliyorum.

Kendisinden, Ayhan Bora Kaplan ile kendisinin ima ettiği türden ve benim söylediğimin dışında bir ilişkimin olduğunu kanıtlamasını; aksi halde benden, ailemden ve camiamdan özür dilemesini istiyorum. Bu cesareti gösterememesi halinde onun; adaletten kaçmış, iftiracı bir “adi” olduğunu herkesin anlayacağını umuyorum.

Salim KAYICI